AHEF Uyarıyor
AHEF UYARIYOR; ŞARBONA DİKKAT!
Son günlerde ülke gündemini meşgul eden önemli gündem maddelerinden biri olan şarbon hastalığı ile ilgili bilgi paylaşımında bulunan Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu(AHEF), vatandaşlara izlemeleri gereken yollarla ilgili tavsiyelerde bulundu.
Konu ile ilgili AHEF’den gelen açıklama şu şekilde;
Halk arasında Şarbon adı ile bilinen hastalık, 3 farklı vücut bölgesinde hastalığa neden oluyor. Bunlar, deri şarbonu, akciğer şarbonu ve sindirim sistemi şarbonudur.
Deri şarbonu en sık görülen türü olup çoğunlukla kendiliğinden iyileşse de, tespit edildiği anda mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Hastalık taşıyan hayvan ürünlerinin sindirim yolu veya solunum yolu ile alınması sonucu daha ağır tablolarla karşılaşılabilir. Solunum yolu şarbonu çok nadir görülmekle birlikte en ağır seyreden tipidir. Sindirim yolu ile şarbonlu hayvan etlerinin tüketilmesi sonucu ortaya çıkabilecek risklerden korunmanın en önemli yöntemi ile etlerin yüksek ısıda pişirilmesi, ya da halk arasında bilinen adı ile kavurma yapılmasıdır.
Önce Aile Hekiminize Başvurun
Vatandaşlarımızdan hastalıklı hayvan ile temas öyküsü bulunan, vücudun el ve ayak bölgelerinde yaklaşık 2-3 santimetre çapında, ortası siyaha yakın koyu renkli kabuklu ve kenarları ciltten hafif kabarık krater görüntüsü şeklinde deri lezyonu olanların, aile hekimlerine başvurmaları durumunda kendilerine gerekli değerlendirme ve yönlendirme kolayca yapılabilir.
İkinci ve üçüncü basamak sağlık sunucularındaki gereksiz yığılmanın önüne geçmek bu suretle mümkündür. Mevcut veriler ışığında ülkemiz için ciddi bir risk söz konusu değildir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
SORU VE CEVAPLARLA ŞARBON
-Şarbon kimlerde görülür?
Şarbon hastalıklı hayvanın kendisi veya hayvansal ürünlerle temas edenlerde görülür.
- Belirtileri Nelerdir ?
Şarbon hastalığı mikrobun vücuda girmesinden itibaren yaklaşık 2-7 gün sonra ortaya çıkar.
Ülkemizde görülen şarbon hastalığı genelde deri şarbonu şeklindedir. Deriden girdiği yerde, ilk önce böcek ısırığına benzer biçimde kabarık, kaşıntılı bir şişlik oluşur. Bu şişlik 1-2 gün içerisinde içi su dolu kabarcığa dönüşür ve daha sonrada ağrısız, genellikle 1-3 santimetre genişliğinde ortasında karakteristik siyah renkte ölü dokunun yer aldığı bir yara meydana gelir. Deri şarbonunda ayrıca yaranın bulunduğu lenf bezlerinde şişmeler görülebilir.
-Şarbon etkeni hangi tip hastalıklara neden olur?
Temel olarak 3 ana tip hastalığa sebep olur. Bakterinin vücuda giriş yerine göre deri , solunum sistemi ve sindirim sistemi şarbonu görülebilir. Bunlardan özellikle solunum sistemi şarbonu ve sindirim sistemi şarbonu klinik olarak daha ağır hastalık tablosuna neden olur.
-Korunmak için neler yapmak gerekir?
Korunmada ana prensip hastalıklı hayvan ve hayvan ürünleri ile doğrudan temastan kaçınmaktır. Bütün enfeksiyon hastalıklarında olduğu gibi hijyen kurallarına uymak son derece önemlidir.Şarbon bakterisi ile enfeksiyon sonucu ölen hayvanların uygun yöntemlerle itlafı ve hastalığa yakalanmış kişilerin pansuman malzemelerinin uygun yöntemlerle bertarafı halk sağlığı açısından önemli tedbirlerdir.
-Kesin teşhis nasıl konur?
Kesin teşhis enfeksiyon bölgesinden alınan doku örneklerinden yapılan incelemede bakterinin gösterilmesi ile konur. Deri şarbonunda genellikle lezyonun tipik görüntüsü ve hastanın hikayesi teşhis için yeterlidir.
-Şarbon insandan insana bulaşır mı?
Normal şartlarda insandan insana bulaş bildirilmemiştir. Ancak şarbon lezyonu veya enfekte akıntı ile doğrudan temas ile insandan insana bulaşabilir.
-Akciğer şarbonu hangi sıklıkta görülür?
Akciğer şarbonu son derece nadir görülür ancak ölümcül seyreder. 1979 yılında Rusya’daki bir laboratuvar sızıntısı sonucu enfekte olan 96 kişiden 64’ü akciğer şarbonu nedeni ile hayatını kaybetmiş, olayın biyolojik silah çalışmaları nedeniyle olduğu iddiasını rusya hiçbir zaman kabul etmemiştir. Son yüz yılda amerikada bildirilen akciğer şarbonu sayısı yirminin altındadır. Son akciğer şarbonu ise 17 yıl önce bildirilmiştir.
-Vücudumda şarbon olduğunu düşündüğüm bir yara var, ne yapmalıyım?
En yakın sağlık kuruluşuna, mümkünse önce Aile Hekiminize başvurmanız yeterlidir.
-Tedavisi nasıldır?
Tedavide çoğu zaman ağızdan alınan antibiyotikler yeterlidir. Tedavinin mutlaka hekim tarafından düzenlenmesi gerekir. Antibiyotikli kremler faydasızdır. Derideki lezyona cerrahi müdahale önerilmez.